KAMUOYUNA
Son günlerde basın ve yayın organlarında sıklıkla yer alan çocuklara yönelik cinsel istismar vakaları kamuoyunu olduğu gibi meslek örgütleri olarak bizleri de derinden etkilemiş ve kaygılandırmıştır.
Bilindiği gibi, Ülkemizin de taraf olduğu Çocuk Haklarına Dair Sözleşmenin 34.maddesi: Cinsel şiddeti, çocukların yasa dışı veya psikolojik olarak zararlı herhangi bir cinsel etkinliğe özendirilmesi veya zorlanması, ticari amaçlı cinsel sömürüde kullanılmaları, cinsel istismarla ilgili işitsel veya görsel materyallerde kullanılmaları olarak tanımlamaktadır.
Cinsel istismar kapsamına çocuk fuhuşu, cinsel kölelik, seyahat ve turizmde cinsel sömürü, ülke içinde ve ülkeler arasında kaçırılma, çocukların cinsel ve zorla evlendirme amacıyla satışı girmektedir.
Tüm cinsel şiddet biçimleri, fiziksel güç kullanılsın ya da kullanılmasın, çocuklar için psikolojik açıdan bozucu, sömürücü ve travmatik etki yaratır. Özellikle çocuğun güvendiği ve tanıdığı birinden bu tür eylemlere maruz kalması bu etkiyi artırmaktadır.
Eğitim veya herhangi bir nedenle çocuğun bakımından, gözetiminden sorumlu kişi veya kişilerce çocuğa yönelik istismar olayları hangi yapı içerisinde gerçekleştirilirse gerçekleştirilsin kabul edilemez.
Bu tür olaylarda, çocuğun ve ailesinin daha fazla mağdur edilmeden tıbbi ve psiko-sosyal yardımla desteklenmesi, sosyal çevrelerinde de izole olmayacakları yapının oluşturulması kamusal görevdir. Olaylarda failin gerekli cezayı alması, çocuk ve aileye hukuksal destek verilerek yanlarında olunması kamu kurum ve kuruluşlarının asli görevleridir.
Aynı zamanda, bu tür çocuk istismar olaylarının tekrarlanmaması için koruyucu önleyici tedbirlerin alınması ailenin, toplumun, ilgili kurum yöneticilerinin ve çalışanlarının gerekli önlemleri alması ve uygulaması konusunda bilinçlendirilmesi de sosyal devletin ve kamu kurum ve kuruluşlarının görevleri arasındadır.
Bu hassasiyetle Karaman'da ve diğer illerde yaşanan çocuklara yönelik cinsel istismar vakalarını yakından takip ediyoruz. Çocuklara yönelik istismar hangi kurum/kuruluş veya kimden gelirse gelsin çocuklarımızı tüm kişi ve kurumların üstünde tutmak ve başkalarının değil çocukların yanında olmak hem vicdani hem de kurumsal bir sorumluluk olup maalesef yetkili makamlardan kamuoyunu tatmin edici açıklamalar yapılamamıştır. İstismar olaylarıyla ilgili sorumluluğu bulunan herkesin sorumluluğunun gereğini yerine getirmesini bekliyoruz.
Aşağıda isimleri bulunan meslek örgütleri olarak çocuğa yönelik her türlü istismarı kimden gelirse gelsin şiddetle kınıyor, failleriyle ilgili gerekli işlemlerin titizlikle yapılmasının gereğini vurguluyor, üyelerimizle birlikte gereken her türlü katkıyı vermeye hazır olduğumuzu kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.
Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği (SHUDER)
Türk Psikologlar Derneği (TPD)
Çocuk Gelişimi ve Eğitimcileri Derneği (ÇGE-DER)