Spor Camiasına Çağrı

© Türk Psikologlar Derneği Spor ve Egzersiz Psikolojisi Birimi

0%
*Bu yazı tahmini 5 dakika 32 saniye okuma süresine sahiptir.

Yazar : Spor ve Egzersiz Psikolojisi Birimi    
    Ankara    
         

 

COVID-19 salgını ülkemizi etkilemeye başladığında, “Sporcular için COVID-19 Sürecini Yönetebilme Rehberi” paylaşmıştık.  Bir önceki paylaşımımızdan farklı olarak bu kez sadece sporculara değil, ailelerine, antrenörlerine, federasyonlara ve tüm spor camiasına seslenmek istiyoruz. Bu süreçte kulüplerin, ebeveynlerin ve antrenörlerin özellikle altyapı sporcuları söz konusu olduğunda dikkat etmesi gerektiğini düşündüğümüz konuları sıralamak isteriz.

  1. Bu süreçte, rutinlerden uzak kalmamanın ve rekabet içinde olamamanın getirdiği bir takım duygusal rahatsızlıklar bazı sporcular için kimlik krizine sebep olabilir. Sporcuların kendilerini rahatsız eden olumsuz duygu ve düşüncelerini paylaşabilecekleri sosyal destek ortamları sağlamak önemlidir.  Evde kalıyor dahi olsalar, fiziksel ve zihinsel olarak üretken olmalarını sağlamak, bu dönemin daha kolay atlatılmasını sağlayacaktır. 
  2. Bununla birlikte sporcular, yeniden oluşturdukları günlük rutinlerine devam etme motivasyonu sağlayabilmeleri için hedeflerini ev içinde yapmış oldukları zihinsel ve fiziksel antrenmanları çerçevelerinde yeniden belirlemelidirler. Uzun vadeli ve yarış odaklı hedeflerden daha çok, bu rutinlerini tamamlayabilecekleri günlük ve haftalık hedefler koymaları ve buna odaklanmaları bu konuda faydalı olacaktır. Aynı zamanda sporcular bu süreçte, sporunda belirlediği hedefleri gözden geçirebilir, değerlendirebilir (Bugüne kadar neyi hedefliyordum? Bu hedefte bugün neredeyim? Hedefime ulaşmam için ne yapmam gerekiyor? vb.) ve kendine yeni hedefler belirleyebilir.
  3. Diğer yandan özellikle bu durumlarda sporcuların “egzersiz bağımlılığı” adını verdiğimiz, alışkın olunan antrenman rutinlerinin yapılamamasının yarattığı stres ve kaygıdan uzak kalmak için bir kısım çalışmaların yapılması önerilebilir. Evde yapabilecekleri bir kısım antrenmanlar (esneklik, reaksiyon zamanı gibi), etkililiğini arttırmak adına faydalı olacaktır. Kulüplerin ya da federasyonların online programlar düzenlemesi ve/veya evde uygulanacak bireysel antrenman yönergelerini sunması, sporcuların bu zorlu geçiş sürecini daha kolay atlatabilmelerini sağlar.  
  4. Aynı zamanda sporcular bu süreci, yoğun antrenman programları ve yarışmalar sonucu meydana gelen bedensel ve ruhsal yorgunlukları üzerinde çalışabilecekleri ve yenilenebilecekleri bir toparlanma ve dinlenme fırsatı olarak da değerlendirebilirler. Bu bağlamda, düşük şiddette antrenmanlar, hobiler, stretching, yoga, gevşeme egzersizleri gibi aktiviteler yararlı olacaktır. 
  5. Bunlara ek olarak, zihinsel antrenmanın önemi unutulmamalıdır. Sporcular, antrenman yapılmayan zamanlarda özellikle günlük zihinsel antrenman programlarını iki katına çıkartabilirler. Bu kapsamda geçmiş müsabakaların analizini incelemek, ilham verici sporcuların yaşamlarını okumak gibi branşına ait teknik, taktik ve zihinsel gelişimine katkıda bulunacak çalışmalar yapmak sporcu performansının gelişmesine yardımcı olacaktır.
  6. Sporcuların, uyku süresine dikkat etmeleri de önemlidir. Günlük 7-8 saat uyumaları gerektiği unutmamalıdırlar. Sporcular günlük beslenmelerine dikkat etmeli ve vitamin alımlarını ihmal etmemelidir.
  7. Sporcuların sağlığı onların performanslarından daha değerlidir. Ebeveynlerin ve antrenörlerin bu süreçte sorumlu davranarak, yetkililerin yönlendirmelerini takip etmelerinin önemini vurgulamak isteriz. HİÇBİR ŞEY İNSAN HAYATINDAN DAHA DEĞERLİ DEĞİLDİR. BİRİMİZİN SAĞLIĞI HEPİMİZİN SAĞLIĞIDIR.
  8. Ülkemizde yaşanan COVID-19 salgının etkileri, yayılım hızı ve sona erişi ile ilgili belirsizlik göz önüne alındığında kulüpler, ebeveynler ve antrenörlerin özellikle altyapı sporcularının sportif performanslarının bu süreçte gerileyeceğine dair kaygılardan hareketle sporcuları toplum sağlığını tehdit eden faaliyetlere yöneltmemeli, TÜM ANTRENMANLAR VE ÖZEL ÇALIŞMALAR ASKIYA ALINMALIDIR!
     

  • Bilgilendirme ve Sorumsuzluk Beyanı

    Kürsü bölümüde yayımlanan yazı, metin, görsel ve sair içeriğin sorumluluğu yazarlarına aittir. Bu bölümde yer alan içeriğin Türk Psikologlar Derneğinin kurumsal politika ve görüşleriyle uyumlu olması zorunlu değildir ve Kürsü'de yayımlanan içerik derneğin görüşlerini yansıtmaz.

* OECD ülkelerinin üniversite mezunlarının dakika başına okuyabildiği kelime sayısı baz alınmıştır.
>